Gündem
Giriş Tarihi : 19-10-2014 22:43

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİNDE SEÇİM SÜRECİNİN SON VİRAJINA GİRERKEN REKTÖR’ÜN VE DEKAN’IN SON ÇIRPINIŞLARI

(Özel Haber) Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesinde Rektör seçimlerine sayılı günler kalırken mevcut Rektör Mustafa Şahin resmi olarak adaylığını açıkladıktan sonra endişesi ve tedirginliği aşırı derecede arttığı gözlenmektedir.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİNDE SEÇİM SÜRECİNİN SON VİRAJINA GİRERKEN REKTÖR’ÜN VE DEKAN’IN SON ÇIRPINIŞLARI

Rektör, adaylığını açıkladıktan sonra çıktığı seçim turlarından beklediği sonucu alamadığı için hayal kırıklığı yaşadığı gelen haberler arasındadır. Birçok öğretim üyesi Mustafa Şahin’in seçim amaçlı yaptığı ziyaretlerde rektörün beklemediği tepkileri yaşamıştır. Rektörün bu ziyaretlerinde dikkati çeken özellik, özellikle Fen- Edebiyat Fakültesindeki öğretim üyelerini ziyaret ederken birçok hocanın odasına tek başına gitme cesareti bulamamasıdır. Bu ziyaretlere Dekanı da yanına alarak yapmıştır. Bazı hocaları ise gelecek tepkiden çekindiği için hiç ziyarette bulunmamıştır. Tüm bunların nedeni, Rektörün geçen seçim kitapçığında verdiği “Hukukun üstünlüğü esas alınacak, bireysellikten uzak, kurumsal yönetim anlayışı temel olacaktır. ” ve “Akademik ve idari personelin özlük hakları korunacaktır. Akademisyenlere birden fazla idari görev verilmemesine özen gösterilecektir” vaatlerini yerine getirmemesi, öğretim üyelerine yaptığı haksızlıklar, ayrımcılıklar ve üniversitedeki hukuksuz işlemler ve iddia olunan yolsuzluklar oluşturmaktadır. Gelen tepkilerin neden kaynaklandığını maddeler halinde değerlendirilecek olursa:

 1. Rektör, yandaşlarına üçer ve dörder görev vermekle, hiç bir üniversitede örneği bulunmayan bir Senato oluşturarak oy sayısını 47 den 37 ye düşürmüştür. Üniversitede dokuz fakülte olduğu halde, Fen-Edebiyat Fakültesinden ikinci bir öğretim üyesinin, derin yapılanmayı temsil ettiği iddia edilen Prof. Dr. Zekeriya Altuner’in, Üniversite Yönetim Kuruluna Profesör Temsilcisi seçilmesi için, YÖK yasasına aykırı olduğu halde, Rektör oy birliyi ile Senato Kararı aldırtmıştır. Bu nedenlerle Rektör, Yönetim Kurulunun ve Senatonun meşruiyetini, hukuku açıdan tartışmalı duruma sokmuştur. 

 2. Rektör, herkesin rektörü olacağı sözünü verse de, dört yıllık yönetiminde ayrımcılık yaparak kadro verirken, kendisine karşı olanları uzun süre bekletirken, kendi yandaşlarının Doçentliğinin beş yılı tamamlanmasına sayılı günler kalgıdığında profesör kadrosu ilan etmiştir. Örneğin paralel yapının imamı olan Hüseyin Özyurt ve onun hanımı için profesörlük kadrosunda gün hesabı yapılırken, Tarih Bölümünden farklı görüşten olan bir hocanın süresi dolmasına rağmen profesör kadrosu alması için yılları beklemesi gerekecek. Rektörün ayrımcılığı bunula sınırlı kalmamış, taziye vermekte bile kişilere ayrımcılık yaparak husumet hissiyat ve yakınlığa göre davranması çok iç acıtıcıdır ve dinimiz açısından da sakıncalıdır… Ayrıca, Üniversitede Bilimsel Araştırma Projelerinin verilmesinde( BAP) bile haksızlıklar ve usulsüzlükler yapılmıştır. BAP Komisyonlarında görev alan öğretim üyelerinin çok az sayda bilimsel yayınları olmasına rağmen Bilimsel çalışmalarına göre Cumhurbaşkanı tarafından verilen ve TUBİTAK Teşvik Ödülünü alan Prof. Dr. Ahmet Sarı’nın sunduğu proje iki kez ret edilirken, Rektöre yalakalık yaparak ve gerekli anlarda koşarak makam aracının kapısını açmakla Meslek Yüksek Okul Müdürlüğü kazanan Ramazan Erenler’in dört projesi onaylanması manidardır. Bu türlü değerlendirilmelerde BAP Komisyon Başkanı Mücahit Eğri’den doğru bir karar beklemek çok zordur. 

 3. Rektör, seçim kampanyasında kendine dışarıdan rakip olabilecek adayları özellikle tıpçı Prof. Dr. Fazlı Demirtürk’ü ve eski AKP mille vekili Prof. Dr. Osman Demir’i hukuka aykırı olarak kadroya almamakla kendisinin durumunu kolaylaştıracağını zennetti… Rektör adayı olarak, Mustafa Şahin, geçen seçimde dönemin Cumhurbaşkanının ismini kullandığı gibi, bu seçimde de değişik söylentiler yaymağa başladı… 05 Eylülde kızının Konya’da yapılan düğününe, Başbakan Ahmet Davutoğlu’unın katıldığını ve onunla birlikte olan resimlerini göstererek öğretim üyelerini etkilemektedir. Bu davranışın Sayın Başbakanımızın saygınlığına gölge düşürebileceğini hesaba katmayan Rektör hakkında umarız yetkili merciler gereğini yapacaktır. 

 4. Eğitim Fakültesinin yeni binası, onaylanan projeye esasen E ( Eğitim) şeklinde olması gerekirdi. Fakat, Rektör inşaatı hızlandırarak seçim dönemine kadar yetişmesi için F şeklinde yaptırdı ve paralel yapıya olan vefasını tarihe kavuşturdu. Resim ve Müzik Bölümleri eski binada kaldılar. Proje için ayrılan para ise pahalı mobilya ve kapılardaki altın suyu ile kaplanmış isimlere acımasız olarak sarf olunmuştur. Özellikle, hiçbir üniversitede örneği olmayan, üç yıllık sürede vekaletle Eğitim Fakülte Dekanlığını yürüten Rektör, Dekanlık kapısının üzerinde DEKAN PROF. DR MUSTAFA ŞAHİN yazdırmaktan büyük keyif aldığını düşünenler var. Ayrıca, Rektör, adaylığını açıkladıktan sonra kendi hesabına bastırması gereken seçim kitapçığı yerine Üniversitenin parası ile bastırılan, Üniversitenin 4 yıllık tanıtımı ile ilgili çok masraflı nefis kendi resim galerisini hatırlatan kitabı zorunlu olarak öğretim üyelerine dağıtmakla, seçim döneminde baskı yapmağa başladı. Bu kitapta Rektör kendinin 200’e yakın resmini vermekle seçim öncesi kendisinin reklamını yaparak diğer Rektör adaylarına haksızlık etmiş olmaktadır. Aynı zamanda, kitapta diğer bir rektör adayının Üniversitenin Giriş Kapısının olmaması eleştirisi üzerine, yapılması yenice başlanan Giriş Kapısının maketi gerçek gibi verilmiştir. 

 5. Hukukun üstünlüğünü esas almayan, YÖK yasa ve yönetmeliklerine aykırı atamalar yapan Rektörün şımarık Dekanı Prof. Dr. Hanifi Vural, son günlerde Matematik Bölüm Başkanının usulsüz atanması ile, gazetemizin Varan-1, Varan-2 ve diğer yazılarında bahis edilen hukuksuz atamaların sayısını dörde ulaştırdı. Bu türlü hukuka aykırı atamalarla ilgili İdari Mahkemede açılan davalar sonuçlanmak üzeredir. Rektör, Fizik ve Tarih Bölüm Başkanlıklarına yasal olmayan atamaları görmezden gelerek, en sevimli Dekanı yasalara aykırı işlemlerinden dolayı ödüllendirerek, Fakültede 20 den fazla profesör öğretim üyesi olduğu halde, onu ısrarla yeniden dekan olarak atanması için çok fedakarlık yaptı. … Dekan, bu manidar atamadan sonra cesarete gelerek hukuksuzluktan yolsuzluğa geçmiştir. Elde edilen bilgilere göre Fakültede yapılan tadilat ve alım satım işlerinde yolsuzluklar yapılmaktadır. Dekan görevini kötüye kullanarak, YÖK yasalarına aykırı olmasına rağmen Araştırma Görevlilerine Fakültedeki dersleri ücret karşılığı dağıtmış, kendi derslerine asistanını sokmakla, kendine ve kişilere haksız gelir sağlatarak kurumu zarara uğratmıştır. Aynı zamanda ikinci öğretim derslerinin, yasaları çiğneyerek olmayarak saat 15. 00 almakla, ücretlerde keyfi uygulama yapmıştır. 

Dekan Hanifi Vural’ın Matematik Bölüm Başkanı atamasında da Anabilim Dalı Başkanlarının yazılı görüşlerini dikkate almaması hiçbir gerekçe göstermeden, ilgili yönetmeliği hiçe sayarak manidar keyfi atama yapması, onun yardımcıları Prof. Dr. Ömer Işıldak ve Doç. Dr. Zülfikar Akdoğan tarafından da protesto edilerek istifa dilekçelerini Dekanlığa sunmalarına yol açmıştır. Bununla da direksiyon hakimiyetini kaybeden Dekan, tehlikeli son virajı yalnız olarak geçmek zorunda kalacak…

Dekanın inatla yaptığı hukuksuz ve kasıtlı atamalarından dolayı Rektör Yardımcıları da kendi tepkilerini Rektöre bildirerek, seçim döneminde çok kayıpları olacağı konusunda kendisini uyarmışlar. Rektör’ün bu Dekana olan tutumu değişmezse, onların da istifa edeceği gelen haberler arasındadır.  

AdminAdmin